Kablosuz haberleşme alanında yaptığı yenilikçi çalışmalar dolayısıyla 2022'de "akademinin oscarı" olarak gösterilen ABD Ulusal Mucitler Akademisi (NAI) tarafından dünyanın dört bir yanından seçilen 169 mucit akademisyen arasında Türkiye'den tek isim olarak yer bulma başarısı gösteren Prof. Dr. Hüseyin Arslan, Tarsus Üniversitesi ev sahipliğinde organize edilen "32. Sinyal İşleme ve İletişim Uygulamaları Kurultayı"nda AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
İstanbul Medipol Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı görevini de yürüten Arslan, Türkiye'de 5G konusunda dünyaya nazaran yeterince teknoloji üretilemediğini söyledi.
Yerli ağ üretici firmalarıyla 5G'de ürün geliştirme için işbirliklerinin yapıldığını belirten Arslan, çeşitli alanlarda çalışmaların sürdüğünü anlattı.
Arslan, 5G kapsamında yürütülen tüm çalışmaların 6G teknoloji için bir hazırlık olduğuna dikkati çekerek, "5G'nin temelinin üzerine konulan yeni özelliklerden release-15, 5G'nin temel yapısı. 16 onun biraz daha iyileştirmiş hali. 17-18 derken şimdi 19'a başladık. Bir taraftan bunları öğrendikçe 'Biz 5G'nin temelini yanlış kurgulamışız. 6G'de bu ihtiyaçlara göre yeni bir temel oluşturalım' diyoruz. 5G güzel bir vizyonla geldi ama o vizyon çağımıza daha hazır değildi. 6G belki de ona hazırlayacak. Vizyonun devamı olacak. Bir de yeni eklemeler yapılacak." diye konuştu.
6G ile hayatın her alanı "akıllı" olacak
İnsanlığın 6G teknolojisinde bazı yeniliklerle karşılaşabileceğini ifade eden Arslan, şöyle konuştu:
"Radar teknolojileriyle entegrasyon, ağların sadece karasal olmayıp uzaysal ağ; uydularla, insansız hava araçlarıyla, dronlarla yapılabileceği gibi farklı farklı ağlar görebileceğiz. Uzayda, karada, suyun altında, yer altında. Karasal ağların aynı tip olmasından ziyade değişik ağların birbiriyle entegrasyonu. 6G için her yerde bilgiye ulaşıp hızını artırabilmek, bir taraftan bilgi alıp gönderirken diğer taraftan konum, ortam, kişi, sağlık bilgisini toparlayabilmek, araçlara entegre edebilmek, trafik, şehircilik, ulaşım, üretim, sağlık, şebeke, elektrik gibi her şeyi akıllandıracak ve dijitalleştirecek vizyonu geliştirebilecek tekniği entegre edebilecek teknolojiden bahsediyoruz."
"Dünya 6G ile ilgili bir yarış içine girdi"
Prof. Dr. Arslan, Türkiye'de 6G için farkındalığın artırılması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"6G teknolojisi için dünya gaza bastı. Üniversitelerde, şirketlerde çok sayıda AR-GE kurumu 6G ile ilgili çok ciddi çalışmalara başladı. İşbirlikleri kuruldu, fonlar oluşturuldu. Dünya 6G ile ilgili bir yarış içine girdi. Türkiye'ye döndüğümden beri daha kimse 5G'yi konuşmazken, ben 6G'den bahsediyordum çünkü 5G'ye geç kaldığımızı biliyordum. AR-GE süreci, kullanıcın gördüğü ve deneyimlediği süreçten 20 sene önceki bir süreçtir. Kimse daha onu kullanmazken o teknolojinin nasıl olabileceğini, kullanıcıların ne istediğini öngörüp üretmen gerekiyor. Benim, Türkiye'deki ilk işim bu farkındalığı oluşturmak oldu."
"Cebimizi 400-500 patentle doldurduğumuzda dünyadaki en iyi 5-6 şirketin arasına gireceğiz"
Türkiye'nin 6G teknolojisine yönelik hazırlıklarına değinen Arslan, şunları kaydetti:
"6G için ULAK Haberleşme AŞ, Vestel ve firmalarla bir ekip kurduk. Koç Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi gibi birçok üniversiteyi birleştirdik. Dağınık çalışmaktan ziyade bir ekosistem kurduk. Bu ekosistem artık birlikte çalışmayı, birbirini desteklemeyi, üniversite-sanayi işbirliğini güçlendirmeyi hedefliyor. Bu, teknolojinin Türkiye'ye kazandırılmasına, firmaların işine yarayacak AR-GE'leri geliştirmeye yönelik bir ekosistem. Bu ekosistemle 6G çalışmalarına 2-3 yıl önce dünyayla beraber başladık. İnanılmaz şekilde patentler ürettik. Şu anda 6G ile ilgili 100'e yakın patentimiz var. Bu çok önemli bir gelişme. Daha standartlar başlamadan cebimizi 400-500 patentle doldurduğumuz zaman dünyadaki en iyi 5-6 şirketin arasına girmiş oluyoruz. Bu, 'Ben de bu işte varım. Geçmişte giremedim ama şimdi 6G'deyim' demek. Biz bu hedefle yola koyulduk. Bu hedef çerçevesinde çalışmalarımızı yürütüyoruz."
Kaynak: AA