SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar, SAHA İstanbul – EDGE Savunma Sanayii Buluşması’nda konuştu.
2024 yılında Birleşik Arap Emirlikleri'nde benzer bir etkinliği gerçekleştirerek, buradaki iş birliklerinin daha da derinleşmesini planladıklarını belirten Bayraktar, şunları söyledi:
"Savunma sanayii alanında işbirliklerimizi pekiştirmek ve yeni iş ortaklıkları kurmak amacıyla düzenlendiğimiz bu etkinlikte yapılacak B2B toplantıların başarılı ve verimli geçmesini temenni ediyorum. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın son BAE ziyaretinde, iki ülke arasında çeşitli anlaşmalara imza atıldı.
Devlet başkanlarının liderlik edeceği "Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey" kurulması kararlaştırıldı. Mevcut iş birliğimiz, savunmanın yanı sıra enerjiden ulaştırmaya, finanstan sağlığa kadar birçok alanda derinleşecek. Stratejik olarak çok değerli olan bu iş birliği sayesinde, ülkelerimiz ile bölgemizdeki ve Afrika’daki ihtiyaç sahibi ülkelerin sağlayacağı fayda da artacak.
SAHA İstanbul olarak, savunma sanayine özel sektör dinamizmi getirme, milliliğin artırılması, kritik teknoloji üretebilme ve sürdürülebilir bir savunma ekosistemi oluşturabilmek amacıyla 8 yıl önce yola çıktık. Bugün, 26’sı üniversite olan toplam 1.001 üyemizle birlikte Avrupa'nın en büyüğü olduk. Savunma sanayi, internet, cep telefonu gibi günlük hayatımızı kolaylaştıran sivil teknolojilerin itici gücü, adeta motorudur. Ancak daha da önemlisi savunma sanayi, ülkelerin bağımsızlığını kuvvetlendirecek en önemli
unsurdur.
2000'li yılların başlarında, siyasi iradenin belirlediği millileşme vizyonu sayesinde, Türkiye yüksek teknolojik yeteneklere kavuştu.
Bir zamanlar sadece yüksek teknolojiyi tüketen bir ülke konumunda iken, şimdi insansız hava araçlarından jet motorlu uçaklara kadar birçok alanda uluslararası arenada rekabet edebilir durumdayız. Savunma sanayii, kendine özgü dinamiklere sahip bir sektör olup, teknolojik yeniliklerle sürekli evrilmektedir. Bu teknolojik ilerlemeleri yakalayan ülkeler, ekonomik olarak da büyük avantajlar elde ediyor. Öyle ki, pandemi gibi zorlayıcı dönemlerde bile global savunma harcamaları 2.2 trilyon dolar seviyesine ulaştı.
Bu harcamanın yüzde 62'sini sadece beş ülke - ABD, Çin, Hindistan, İngiltere ve Rusya gerçekleştirdi. Bu tablo, savunma harcamalarında global bir dengesizliğin olduğunu gösteriyor. Rusya-Ukrayna çatışması, ulusal savunma kapasitesinin kritik önemini bir kez daha ortaya koydu. Yüksek teknolojiye erişim artık tek başına yeterli değil; aynı zamanda bu teknolojileri yerli kaynaklarla üretmek de gerekiyor. Türkiye, son 20 yılda savunma sanayiinde dışa bağımlılığını azaltarak ihracatta rekor seviyelere ulaştı. SAHA İstanbul bu hedefin gerçekleşmesinde önemli bir rol oynadı. Ülkemiz, insansız hava araçlarından elektronik harp teknolojilerine kadar geniş bir yelpazede dünya standartlarında ürünler ve yetenekler geliştirdi.
Türk savunma sanayiinin büyüme hızı etkileyici; 2022'de savunma ihracatımız 4.4 milyar dolara ulaşarak on yıl önceki 1 milyar dolarlık rakamı geride bıraktı. 2023'te bu rakamın 6 milyar doların üzerine çıkması öngörülüyor.
Bağımsızlığımızı koruyabilmek ve geleceğimizi güvence altına alabilmek adına, yüksek teknoloji geliştirmeyi sürdürmeliyiz. Bu, sadece bir tercih değil, aynı zamanda güçlü bir bağımsızlık için zorunluluktur.
Milli SİHA’larımız, MİLGEM korvetimiz ve hava savunma sistemlerimiz dâhil birçok alanda Ar-Ge çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Kara araçları, deniz platformları, mühimmat teknolojileri ve elektronik harp gibi alanlarda da uluslararası rekabette öne çıkabilmemiz kritik bir öneme sahip. Bu vizyon doğrultusunda, gelecek nesillere daha güvenli bir dünya bırakmak adına yoğun bir şekilde çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Dost ve müttefik ülkelerle olan iş birliğimizi artırmalıyız.
Geçtiğimiz yıl büyük bir başarıyla gerçekleştirdiğimiz SAHA EXPO, 109 ülkeden toplam 957 firma, 268 resmî delegasyon, 112 ticarî delegasyon ve 78.683 ziyaretçi ile yoğun bir katılıma ev sahipliği yaptı.
Bu uluslararası etkinliğin bir sonraki ayağını 22-26 Ekim 2024'te İstanbul Fuar Merkezi'nde gerçekleştireceğiz. Bu fuar, Türkiye'nin savunma, havacılık, denizcilik ve uzay sanayiindeki bağımsız üretim kapasitesini tüm dünyaya gösterme fırsatı sunacak. 2022'deki başarıyı daha da ileri taşıyarak, EDGE Group firmalarının da bu etkinliğe güçlü bir katılım sağlamasını umuyoruz. Aynı zamanda, sektördeki insan kaynağını da güçlendirmek için çalışmalarımıza da devam ediyoruz.
SAHA Akademi ve SAHA MBA programıyla sektörümüz için lider yöneticiler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu yıl eğitim faaliyetlerimizi dost ve müttefik ülkelerle ortaklaşa yürütmeyi planlıyoruz.
"SAHA – EDGE Savunma Sanayi Buluşması" etkinliği, SAHA ve EDGE firmalarının iş birliğini ötesinde, iki ülke arasında savunma sanayiinde yeni bir yapılanmanın temellerini atmaktadır. Bu vizyonla kurulan EDGE MALATH firmasının, yeni iş birlikleri, ihracat çabaları ve yatırımlar için kapılar açmasını umuyoruz.
Abu Dabi'de açacağımız MALATH Ofisi, bu hedeflerimizi gerçekleştirmekte önemli bir rol alacaktır. Amacımız, bölgeye gerçekleştirdiğimiz ihracatın hızla büyümesi ve yeni üretim-yatırım fırsatlarının doğmasını sağlamaktır. Bu etkinlikte, 100'den fazla SAHA firması ile 10 EDGE firması, 300'den fazla B2B görüşme gerçekleştirecek ve 20'den fazla iş birliği anlaşması imzalanacak. 2024 yılında Birleşik Arap Emirlikleri'nde benzer bir etkinliği gerçekleştirerek, buradaki iş birliklerimizin daha da derinleşmesini planlıyoruz.
Her alanda atılımların yaşandığı son 20 yılda en büyük hamlelerden birini savunma sanayisi yaptı. Savunma sanayimiz bugün “güçlenen Türkiye'nin yükselen yıldızı” haline geldi. Kurulduğumuz günden bu yana “artık hikâyeler yarım kalmasın” diyerek çalışıyoruz. Avrupa’nın en büyük sanayi kümelenmesi SAHA İstanbul olarak, savunma sanayimizin ihracatının artırılması ve üye firmalarımızın ihracat gayretlerinin desteklenmesi için dost ve müttefik ülkelerle etkinlikler düzenlemeye devam edeceğiz. Bu vesileyle bizlerin bir araya gelmesi için büyük çaba gösteren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Muhammed Bin Zayid Al Nahyan’a şükranlarımı sunuyorum. Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin birlikte yeni başarı hikâyeleri yazacağına yürekten inanıyorum."
