Türkiye kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen 10 ülkeden birisi olacak

Türksat Genel Müdür Yardımcısı Hasan Hüseyin Ertok, Türkiye’de geliştirilen en büyük uydu ve uzay projesi olan Türksat 6A hakkında Defensehere'a konuştu.

Türksat 6A'nın, Türkiye’nin ilk milli haberleşme uydusunu geliştirme projesi olduğunu belirten Ertok, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

''Türksat 6A uydusu 2014 yılının sonunda başlayan bir proje. Türkiye’nin ilk milli haberleşme uydusunu geliştirmesi projesi. İşte 2015 yılı başı itibariyle düşünürsek yaklaşık 5 yıldır devam eden bir proje. 6A projesi Türkiye’de gerçekleştirilmekte olan en büyük uydu ve uzay projesi aslında baktığınızda. Bütçesi olarak da zorluğu olarak da.

6A projesi sıfırdan bir geliştirilme projesi olduğu için birçok model üzerinden devam ediyor. İşte ısıl yapısal yeterlilik modeli, mühendislik modeli ve uçuş modeli olarak önemli 3 tane model geliştiriliyor. Bütün bu aşamaların üzerinden geçilerek yapılan bir uydu olduğu için yani bir uydu haberleşme uydusu üretiminin tüm gereksinimlerini karşılıyor oluyoruz aslında.

Burada ciddi bir mühendislik kabiliyeti de gelişiyor. Son yıllarda özellikle bu projede görev alan TÜBİTAK Uzay, TUSAŞ, ASELSAN bünyesinde önemli bir mühendis grubu oluşturuldu. TUSAŞ, kendi kampüsünde sırf uydu ve uzay faaliyetleri için önemli bir bina oluşturdu.

USET Merkezini biliyoruz, Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi. Türksat’ın finansmanını büyük oranda sağladığı bir merkez burası ve dünya standartlarında 5 tona kadar uyduların aynı anda iki uydunun da üretim ve testlerinin yapılabildiği bir merkez. Çok kaliteli ve dünya standartlarında bir merkez. Bu merkezde Türksat 6A’nın şu anda entegrasyon ve test çalışmaları devam ediyor. Bu bizim için çok önemli bir adım Türkiye için.

Türkiye, bu proje bittiğinde dünyada kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen 10 ülkeden birisi olacak. Bu gerçekten önemli bir adım ve bunun devamının gelmesi için de çok önemli bir adım. Çünkü en önemli şey nedir? Süreklilik. Yani siz bir uydu yapıp kenara koyarsanız sonra çekilirseniz hiçbir işe yaramaz, bunun sürekli olarak devam etmesi lazım. Bu bizim için, bunun devamlılığı için çok önemli bir proje Türksat 6A projesi.

Bundan sonra da ben bu konsorsiyum tarafından ya da TUSAŞ tarafından bu sonuçta TUSAŞ’ında şu anda Arjantinliler ile girdiği bir ortaklık var. Bir haberleşme uydusu üzerine çalışması var.

Yani biz bunu bir süreklilik haline getirerek, bölge ülkelerine olabilir, dünyanın herhangi bir ülkesinde ihtiyaç duyulan haberleşme uydusu projesine teklif vererek, onları arayarak ihracata dönüştürebilirsek o zaman çok önemli bir eşiği geçmiş oluruz ve dünya standartlarında iş yapan ülkeler arasına gelmiş oluruz uydu alanında diye düşünüyorum.

6A’dan önce de Türkiye’de yapılan uydular var. Göktürk-2 gözlem uydusu, Rasat, Bilsat uydusu. Bunlar daha küçük ölçekli uydu projeleri. 6A haberleşme uydusu olduğu için çok daha büyük ölçekte komplike bir uydu projesi. Ama şunu söyleyemeyiz, yani Türkiye’de üretilebiliyor olması bundan sonra yurdışından uydu almayacağımız anlamına gelmiyor.

Mesela Türksat olarak biz şu anda iki tane uyduyu ürettiriyoruz Fransa'da Airbus firmasına. Bundan sonra uydu ihtiyaçlarımız olduğunda tabii ki bizim için öncelikli adres yerli üretim olacaktır ama burada çok fazla teknolojik değişiklikler var. Mesela yeni frekans bantları ortaya çıkıyor. Yeni faydalı yük dediğimiz alanda yeni teknolojiler ortaya çıkıyor, bunların hepsi bir ihtiyaç, bunları takip etmemiz gerekiyor. Biz, en iyi ihtiyacımızı karşılayan uyduyu öncelikli olarak yerli yaptırmayı hedeflerken yurdışından da alma ihtimalimiz olabilir. Bunların hiçbirini kapatmamak gerekiyor ve rekabetçi olmak gerekiyor açıkçası.

Kesinlikle öncelememiz gereken yerli ve milli projeler, yerli ve milli kaynaklardır. Yerli ve milli kaynakların da bir şekilde rekabetçi olabilmesini sağlamaktır. Biraz önce bahsettiğim gibi işte bundan sonra haberleşme uydusu konusunda bizim de dünyaya uydu yaparak, üreterek satabilmemiz lazım.

Biz de istediğimiz kalitede, istediğimiz ölçülerde uyduyu yerli olarak üretildiğinde tabiiki de oradan almak isteriz ve ileride bunu yapacağız ileride. Bunu ‘‘bu kapı açıldı artık yurdışından uydu almıyoruz!’’ diye kestirip atamayız çünkü günlük ihtiyaçlar, gereksizimlerin ne getirebileceği konusunda çok fazla şu anda kesin ve net olarak için bazı çizgiler çizgiler çizmek doğru değil.

Bizim önemli eşiklerden biri Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi’nin kurulmasıydı. Çünkü testiniz olmadan zaten hiçbir şey yapamazsınız, her şeyi yurtdışına aktarmak zorundasınız.

Bu önemli bir eşik oldu bizim için bu açıldı, bundan sonraki en büyük eşik de 6A uydusunun başarısı. 6A uydusu tamamen kollektif bir çalışmanın ürünü. Farklı kurumların, kuruluşların bir araya gelip birlikte çalıştığı bir uydu olması da aslında önemini biraz daha artırıyor.

Çünkü tek bir yerde yapmıyorsunuz bunu. Farklı kurumlar bir araya gelerek güçlerini birleştiriyorlar. Bu da çok önemli bir unsur ve 6A bence başarılı olduğunda Türkiye için çok önemli bir eşiğin aşıldığı uydu olacak. Ondan sonra önümüzün çok daha önümüzün açık olduğunu düşünüyorum ülke olarak.''

Türkiye kendi haberleşme uydusunu geliştirebilen 10 ülkeden birisi olacak

 

Yorum yapın