Anayurt ve sınır güvenliği fuarı SEDEC 2022, 28 – 30 Haziran’da Ankara’da Ankara Congresium’da gerçekleştirilecek.
SEDEC CEO’su Dr. Murat Doruk, Defensehere.com’a verdiği röportajda SEDEC 2022 hakkında şunları söyledi:
“En az 47 ülkeyle katılımı teyedettik ama bu etkinliğimize daha süre olduğu için bu ülke sayısının artacağını değerlendirebiliriz. Bu ülkeler nerelerden katılıyor, Orta Asya’dan, Asya’dan, Uzak Doğu’dan, Avrupa’dan Kuzey Afrika’dan ülkeler katılıyor. Bunların da katılım seviyelerini delegasyonu, farklı seviyelerden katılım olacak. Firma sayısı olarak da 100’ün üzerinde katılımı olacak.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum; TSK Güçlendirme Vakfı’nın şirketlerinin tamamı etkinliğimizde yer alacak. Başta, Aselsan olmak üzere bütün firmalarımız burada yer alacak. Çünkü biliyorsunuz diğer firmaların diğer ülkelerle ana şirketler dediğimiz bu şirketlerle doğrudan ve kendileri de doğrudan iş yapabildiği için bu firmalar öne çıkıyor bizim etkinliğimizde.
Ağırlıklı olarak anayurt güvenliği firmaları katılmakla birlikte savunma sanayinin tedarik zincirinde de faaliyet gösteren firmalar da etkinliğimize katılıyor. SEDEC’in farktan önce ben temel bir özeliğini söylemek istiyorum; biz standart bir stand açılan bir fuar olmakla birlikte katılımcıların birebir görüşme dediğimiz B2B hakkının olduğu bir fuarız bununla öne çıkıyoruz. En büyük farkımız 2018’de yüz yüze yaptığımız B2B sayımızı 4200’le bitirmiştik ileriye taşıyıp 5 binin üzerine çıkarabilmek. Katılımcılara biz bunu vadediyoruz. Bunu da sağlayabilmek için katılımcılarla ihtiyaç makamları ile diğer delegasyon, yabancı ülke ve diğer şirketlerden yetkililerle aralarında daha önce bir plan yapıyoruz bu plan çerçevesinde de birinci günün öğleden sonra başlayarak B2B faaliyetlerini yürüteceğiz.
Asıl en büyük farkımız 2018 ve 2020’den anayurt güvenliğine bütünsel bir bakış açısıyla baktığımız için fiziki güvenliğin yanında iletişim güvenliği, güvenli iletişim siber güvenlik veri güvenliği data güvenliği gibi artık bunlar olmazsa fiziki güvenliğin hiçbir işe yaramadığı bir dünyaya gittiğimiz için bunların da çok önem kazandığı bir etkinlik olacağız. Bu noktada mesela en büyük katılımcı olarak Türksat bizim en büyük iletişim sponsorumuz olarak katılıyor. Keza ULAK iletişim konusunda bizim sponsorumuz olarak katılıyor.
Siber güvenlik firmaları daha önceki etkinliğimize göre çok daha fazla katılım gösteriyor. Katılımcılar dışında da ziyaretçilerin bu noktada bütünsel güvenliğe hitap etiğimiz için çok daha fazla olacağını katılımcılara firma yetkililerine biz vadediyoruz. Bütünsel güvenlik açısından her şeyi görebilecekleri bir fuar olacak.
Biliyorsunuz tehdit ve tehdit değerlendirmeleri gerek kendi ülkemizin gerekçe çevre ülkelerde uzakta yaşanan tehditleri de göz önüne alarak her zaman güncellenen bir durum. Bu tehditlerin de karşılığında teknolojik olarak nasıl cevap vermemiz gerektiği için hem ihtiyaç makamları kendi isteklerini revize edip yeniliyor hem de firmalar bu ihtiyaçları nasıl karşılarız noktasında farklılıklar içinde teknolojik ve malzeme hizmet üretmeye çalışıyor.
Son yaşadığımız savaşlara göre mikro ölçekli güvenliklerin özellikle şehir güvenliğinin barışta öne çıktığı gibi savaşta da öne çıktığı bir süreç yaşıyoruz. Çünkü son savaşla gördük ki topyekun bir Rusya’nın işgali sonucunda sonuç alma noktasında farklı yerlere gidebiliyor. O yüzden şehir güvenliğinin ve şehirde alınacak tedbirlerin öne çıkacağını değerlendirdiğim bir fuar olacak.”