Uzaktan muayene, tedavi ve tıbbi operasyonlar: Teletıp

Sağlık bilişimi teknolojilerinin yakın geçmişi göz önüne alındığında; sektördeki bilişim ihtiyacının, hastalar için elde edilen tıbbi verinin birikmesi ve depolanması gereksiniminden doğduğu söylenebilir. Her bir hasta için toplanan veri kayıt altına alınmakta, dolayısıyla veri miktarı büyük bir ivme ile artış göstermekte ve katlanarak büyümektedir.

Toplanan tıbbi verinin yanı sıra, istatistiksel verilere ulaşmada kullanılacak olan hasta demografik bilgilerinin de depolanması ihtiyacı; hastaya ilişkin tüm bilgileri barındıracak bir bilgi sistemi gereksinimini doğurmuştur. Sonuç olarak her bir hastanın tanı, tetkik, teşhis ve tedavi geçmişine hekimlerin tek bir platform üzerinden ulaşabileceği sağlık bilgi sistemleri kurulmuş, sağlık hizmet sunucuları bu sistemler üzerinden hizmet vermeye başlamıştır.

Tıbbi dokümantasyon işleminin bu şekilde elektronik olarak yapılması ile hata oranları düşürülmüş, istenilen bilgiye hızla ulaşılan elektronik sağlık dönemi başlamıştır. Sağlık verilerinin bilimsel standartlara uygun bir şekilde toplanıp saklanmasıyla birlikte, teknolojinin sağlık sektöründeki maliyetleri düşürdüğüne dair elde edilen bulgular da e-sağlık uygulamalarına geçiş sürecini hızlandırmıştır. Böylelikle elektronik sağlık uygulamaları artık tıp bilişiminin vazgeçilmez bir parçası olmuştur.

Bilişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişmeler, sağlık bilişimi alanına hasta ve hekim için maksimum fayda sağlayacak uygulamalar olarak yansımaktadır. Bu teknolojik sağlık dönüşümü kapsamında çalışılan önemli konular arasında teletıp, teleradyoloji, uzaktan muayene – online sağlık hizmeti vb. sağlık uygulamaları da bulunmaktadır.

Öncelikle çok karıştırılan telesağlık, teletıp ve telebakım kavramlarını kısaca tanımlayıp aralarındaki ayrımı belirtelim. Bu terimlerin her biri sağlık hizmetlerini teknoloji aracılığı ile sağlamanın farklı bir yolunu ifade eder.

Telesağlık; hasta bakımını sağlamak ve bir bütün olarak sağlık hizmeti sunum sistemini geliştirmek için geniş bir hizmet ve teknoloji yelpazesini içerir. Uzaktan sağlık hizmetlerinin daha geniş bir kapsamını ifade eder. Klinik hizmetlere ek olarak hizmet sağlayıcıların eğitimi, idari toplantılar ve sürekli tıp eğitimi gibi klinik olmayan hizmetleri de kapsar.

Teletıp; yalnızca klinik sağlık hizmetlerini kapsayan bir telesağlık alt kümesidir. Teletıp, hastalar bizzat ziyaret edilmeden hastalara klinik hizmetler sağlamak için elektronik iletişim kanallarının kullanımıdır. Teletıp teknolojisi, hasta visitleri, kronik hastalıkların takibi, ilaç yönetimi, uzman konsültasyonu ve video konferans yoluyla uzaktan sağlanabilecek diğer birçok hizmet için kullanılır.

Telebakım ise; bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak hastaya uzaktan sağlanan destek ve yardımı ifade eder. Düşme, gaz kaçağı ve sel gibi durumları sensörler yardımı tespit edip, riskleri uzaktan izlemeyi amaçlar. Böylece hasta için riskli durumların erken uyarı işaretleri ile farkedilmesine ve önlem alınmasına katkı sağlar.

Teletıp kavramını daha derinden inceleyecek olursak, Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımıyla; bireylerin ve toplumların sağlık düzeylerinin iyileştirilmesi, hastalıkların ve kazaların önlenmesi; sağlık personelinin sürekli eğitimi ile tüm sağlık profesyonelleri tarafından bilgi ve iletişim teknolojileri kullanılarak, uzaktan ve geçerli bilgi iletişim yöntemleri ile sağlık hizmetlerinin verilmesidir1].

Ülkemizde ise şimdilik Teletıp Sistemi, T.C. Sağlık Bakanlığı bünyesinde radyolojik tetkiklere ait görüntülere 7x24 web ortamında erişilmesine, bu görüntülerin raporlanabilmesine, radyologlar arası telekonsültasyon yapılabilmesine, tıbbi görüntü ve raporların kalite açısından değerlendirilebilmesine ve e-Nabız uygulaması üzerinden vatandaşlar ile paylaşılabilmesine olanak sağlayan bir sistem2] olarak kullanılmaktadır.

Teletıp’ın Dünya Sağlık Örgütü tarafından kabul gören tanımı kapsamında, ülkemizdeki uygulama alanlarına ek olarak; hastaların sağlık profesyonellerine 7/24 ulaşabildikleri, hastane ortamlarında diğer hastalarla etkileşime girmeden doktor ve diğer tüm sağlık çalışanları ile online görüşme gerçekleştirebildikleri, uzaktan muayene olabildikleri online platformlara ihtiyaç bulunmaktadır. Bu bağlamda, uzaktan muayene - online sağlık hizmeti girişimleri son zamanların en popüler girişimleri arasında olup, bütün dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi ile birlikte de önemini tekrar hatırlatmıştır.

Salgının etkilerini her alanda hissettiğimizi göz önüne alırsak, insanların hastanelere gitme konusundaki endişelerinde haklı oldukları söylenebilir. Yaşlı hastalar ile kronik rahatsızlığı olan ve düzenli izlenmesi gereken hastalar başta olmak üzere birçok hastanın evden sağlık hizmeti almaya çok daha fazla ihtiyaç duyduğu günlerdeyiz.

#EvdeKal ‘masını en çok istediğimiz 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan kitlenin, düzenli olarak faydalandıkları sağlık hizmetlerinin bu süreçte aksamaması için hastanelere gitmeden de bu hizmetleri alabilmeleri önemli. Bu süreçte hastaneye gitmeden sağlık hizmetlerinden yararlanabilmenin aslında ne kadar öncelikli bir ihtiyaç olduğu farkındalığı oluştu.

Nitekim hastaneler virüsün yayılım hızının çok yüksek olduğu yerler. Durum böyle olunca sağlık hizmetini uzaktan sağlamaya yönelik proje çalışmaları ön plana çıktı. Sosyal medya aracılığı ile gönüllü doktorların salgın sürecinde başlattığı uzaktan muayene girişimleri, e-doktor uygulamaları, sanal hastane çalışmaları toplum tarafından da büyük ilgi gördü. Gönüllü çalışmaların ardından bazı özel hastaneler ve sigorta şirketleri de çalışmalara dahil oldu ve online doktor görüşmesi, canlı ve görüntülü sağlık danışmanlığı gibi hizmetler sunmaya başladılar.

Özel hastanelerde uygulanan online doktor görüşmeleri; hastaneye gidemeyen hastaların, bulundukları yerden telefon veya internet üzerinden aldıkları randevu sonrası doktorları ile online bir görüşme gerçekleştirebilmesi üzerine kurulmuş sistemlerdir. Görüntülü görüşme ile gerçekleşen muayene sonrası oluşan tüm raporlar ve görüşmenin diğer çıktıları da sağlık bilgi sistemleri üzerinde hastanın tıbbi kayıtlarına ekleniyor.

Hasta bu uygulama kapsamında, doktorun gerekli gördüğü tahlil ve tetkiklerin örnek alım işleminin evde yapılmasını talep edebilmekte. Yine tahlil ve tetkik sonuçlarının Teletıp uygulamaları üzerinden uzaktan incelenmesi, hastaya sonuçların aktarıldığı kontrol seansları, ilaçların yazılması ve gerekli durumlarda başka doktorlara danışılmak üzere telekonsültasyon yapılması da uygulama kapsamında mümkün olan hizmetler arasında.

Türkiye'de özel kurumlar dışında, bazı belediyeler ve bazı hastaneler şu an için bu hizmeti sunmaktadır. Hizmetlerin tümüyle sürdürülebilir olması için Sağlık Bakanlığı düzenlemelerinin tamamlanması beklenmekte olup; konu, kişisel verilerin korunmasına yönelik önemli tedbirleri de gerektirdiği için ince elenip sık dokunmaktadır.

Sonuç olarak; uzaktan muayene olabildiğimiz bu sistemler tam anlamıyla ülkemizde uygulamaya konulduğunda, basit rahatsızlıklar ile uzaktan tedavi edilebilen rahatsızlıkların ya da izleme gerektiren hastalıkların muayenesi ve takibi hastanelere gidilmeden yapılabilecektir. Hatta ikinci bir uzman görüşünün alınması, sistemde bulunan sonuç raporlarının başka doktorlara gösterilmesi, kronik hastalıklar süreçlerinde ilaç yazdırılması / rapor alınması gibi hizmetlere de bulunduğumuz yerden ulaşabilecek gibi görünüyoruz.

Biz de HAVELSAN olarak üzerimize düşeni yapıp uzaktan bilişim alanında çalışmalarımızı başlatmıştık. Tüm bu çalışmalar doğrultusunda, uzaktan eğitim ve uzaktan tıp uygulamalarına yönelik yazılım çözümleri geliştirmek üzere İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile HAVELSAN arasında protokol geçtiğimiz ay imzalandı. Protokol doğrultusunda İTÜ bünyesinde yerli video konferans uygulaması HAVELSAN Diyalog ile ilk uzaktan eğitimin yüksek lisans derslerinde başlatılması kararlaştırıldı.

İşbirliği kapsamında uzaktan tıp uygulamaları da Ar-Ge projelerine yönelik ortak çalışılması planlanan konular arasında yer almakta. Randevu, muayene, teşhis, ilaç/reçete gibi sistemler ile entegre, görüntülü görüşme ve etkileşim platformu oluşturularak; hastalarla sesli, görüntülü veya mesajlaşma yoluyla iletişim sağlanması hedefleniyor.

Belirli aralıklarla doktorun istediği verilerin, mobil cihazlar ile medikal IOT cihazları arasındaki entegrasyon aracılığıyla ya da manuel olarak sisteme girişi sağlanacak. Anormal bir durum ile karşılaşıldığında ise sağlık personeline bildirim de yapabilecek bu sistemi, HAVELSAN olarak kısa sürede hayata geçirmeyi planlıyoruz.

Kaynak: HAVELSAN Dergisi 6. sayı / Elif Tuba GELDİ Proje Mühendisi Sağlık Bilişimi Grup Müdürlüğü

Yorum yapın