TUSAŞ Genel Müdür Yardımcısı Fahrettin Öztürk, kaleme aldığı “Ar-ge ve teknolojiyi anlamak” isimli kitapla Ar‑Ge kültürünün Türkiye’deki teknoloji firmalarında neden oluşamadığını, Ar‑Ge’nin gerçek manada eğitimde neden uygulanmadığına ve teknoloji transferlerinin neden çok düşük seviyelerde kaldığına ilişkin çözümler öne sürüyor.
“Ar-Ge ve Teknolojiyi Anlamak” isimli bir kitap kaleme alan TUSAŞ Genel Müdür Yardımcısı Fahrettin Öztürk Türkiye’de Ar-Ge ve teknoloji transferlerindeki sürece ve buradan elde edilen verim ve sonu yönelik fikirleriyle ışık tutuyor.
Öztürk, kitap hakkında Defensehere.com’a verdiği röportajda şu ifadeleri kullandı:
“Buradaki amacım şuydu, yaklaşık otuz yıldır üniversite camiasındayım, şirketlerle birlikteyim, Ar-Ge çalışmalarının içerisindeyim yani şirketleri sık sık ziyaret ediyorum ve görüşmelerim var.
Üst düzey yöneticiyim, bu bilgi birikimimi veya tecrübelerimi gördüklerimi, doğru bildiklerimizi, yanlış bildiklerimizi veya benim kendi kanaatimi diğer insanlara aktarabilmek için böyle bir çalışma yapmaya karar verdim. Çok önemli kavramlar; Ar-Ge, teknoloji, inovasyon, bu alanda yapılan çalışmalar, ofsetler, şirketler, şirket kurumları, kobiler, büyük şirketler, bilimsel etkinlikler, üniversitedeki sıkıntılar, üniversitenin Ar-ge’deki önemi gibi birçok konuyu bu kitapta işleme fırsatı buldum. Uzun yıllar TÜBİTAK’ta proje hakemliği yaptım. Proje izleyiciliği yaptım kendim proje yazdım, proje yönettim. Araştırmacı olarak, danışman olarak görevler aldım, üç farklı ülkede bulundum üçünde de proje yaptım. ABD de proje yaptım, Türkiye’de proje yaptım, BAE de proje yaptım. Bunların hepsinden edindiğim tecrübeleri kaleme aldım.”
Yeni nesillere kapı aralamak
“Amacım da yeni yetişen nesillere, üniversite hocalarına, şirketlere, kobilere veya genel okuyuculara bir fikir vermektir. Bu anlamdaki düşüncelerimi paylaşmak, bazı çok net bildiğimiz yanlışları dile getirmek, bazen doğru zannettiğimiz yanlışları dile getirmek amacı ile bu kitabı kaleme aldım. Şu anda da önemli geri bildirimler alıyorum. Geri bildirimlere de tabi eklemek istediğimiz yerler var. Bunun dışında pozitif bir yaklaşım var. Kitap bir beğeni topladı, mümkün olduğu kadar devletimizin yöneticilerine de kitaptan hediye ettim etmeye de devam ediyorum. O anlamda da bir farkındalık oluşturmak istiyorum. Kitap yalın bir dille yazıldı. Bunların üçü de aslında benim okuyucu kitlem, öğrenciler de olabilir, Ar-Ge yapanlar da olabilir. Ar-Ge veya teknoloji şirketlerinin yöneticileri de olabilir. Bunun dışında meraklılar da olabilir."
