ABD, 1945 ve 1992 yılları arasında, 1032 nükleer test gerçekleştirdi

Amerika Birleşik Devletleri, 1945 ve 1992 yılları arasında, korkunç kapasiteye sahip silahların etkisini görmek için, 1032 nükleer test gerçekleştirdi. En az 11 bin ölümün radyasyon ve nükleer serpinti kaynaklı olabileceği belirtiliyor.

Ölümcül kitle imha silahları olan nükleer silahların güçleri, açıkça da görülebilen patlama basıncı ve birçok silahta ortak olan termal enerji ile ölçülür. Ancak aynı zamanda görünmez ancak eşit derecede yıkıcı radyasyon ve elektromanyetik darbe gücü de ölçülür.

Amerika Birleşik Devletleri, 1945 ve 1992 yılları arasında, bu esrarengiz silahların gücünü ölçmek için, günümüzde gereksiz ve aşırı tehlikeli sayılacak 1.032 nükleer test gerçekleştirdi.

ABD nükleer testlerinin çoğu, Nevada Test Alanında gerçekleşti. NTS, hem yer üstü hem de daha sonra yeraltı nükleer araçlarının kullanıldığı 699 nükleer teste ev sahipliği yaptı. Bu testler için ortalama verim 8.6 kilotondu.

Atmosferik testler, Nevada Test sahasının altmış beş mil güneydoğusunda, Las Vegas'tan görülebiliyordu ve hatta '1963'te Sınırlı Test Yasağı Anlaşması' onları yasaklayana kadar bir turist çekme şovuna dönüştü. Bugün, yeraltı testlerinin oluşturduğu kraterler ve çukurlar hala uydu haritalarından görülebilir.

Kalan nükleer testlerin büyük kısmı, Pasifik'te Marshall Adaları'ndan Bikini, Mercan Adaları'ndan Enewetak; Johnson Adası ve Christmas Adası'nda gerçekleştirildi. 1945'teki Trinity Testinden sonra ikinci nükleer test Bikini Mercan Adası'nda yapıldı.

SİLAHTAN ÇOK BİR BİNA KADAR OLAN SİLAH

Pasifik testleri, yalnızca Hiroşima'dan bu yana nükleer silahların en çarpıcı görüntüleriyle değil, aynı zamanda yerli halkın adalardan zorla çıkarılmasıyla da dikkat çekti. Testlere yakın olan diğer yerleşim noktaları, tehlikeli seviyelerde radyoaktif serpintiye maruz kaldı.

Örneğin 1954 yılında, Japon balıkçı teknesi Daigo Fukuryu Maru'nun mürettebatı, yanlışlıkla yakındaki on beş megatonluk 'Castle Bravo' testi sonucu, nükleer serpintiye maruz kaldı. Bir mürettebat üyesi öldü ve geri kalanı radyasyon kaynaklı hastalandılar.

Bir termonükleer veya füzyon bombasının ilk testi, Kasım 1952'de Enewetak Adası'nda gerçekleşti. Takma adı Ivy Mike olan 82 tonluk devasa silah, nükleer bir silahtan çok bina kadardı.

Silah, 10.4 megaton veya 10.400.000 ton TNT eşdeğeri bir verim kaydetti. (Buna karşılık Hiroşima'yı vuran bomba, kabaca on sekiz bin ton TNT şiddetine eşdeğerdi) Ivy Mike, açık ara en büyük testti, 2,8 mil genişliğinde bir ateş topu ve 135.000 fit yüksekliğe yükselen bir mantar bulutu oluşturdu.

'ABD'DE 11 BİN KİŞİ BU YÜZDEN ÖLMÜŞ OLABİLİR'

Atom sınırında gerçekleştirilen bu testler, bu silahlar hakkında testleri durdurmaya yetecek kadar çok fazla bilgi sağladı. Ancak, ülkeyi yaraladı ve birçok Amerikalıyı uzun vadeli sağlık sorunlarına maruz bıraktı.

Bazı testlere katılanlar arasında lösemi, prostat ve kansere neden oldu.

ABD'nin nükleer testleri 1992'de sona erdi. 2002'de, Hastalık Kontrol Merkezleri, 1951'den beri yaşayan hemen hemen her Amerikalının nükleer serpintiye maruz kaldığını ve tüm uluslar tarafından yapılan tüm nükleer testlerin kümülatif etkilerinin, eninde sonunda nükleer serpintiden sorumlu olabileceği tahmininde bulundu.

Sadece Amerika Birleşik Devletleri'nde, 11 bin ölümün arkasında, bu testler nedeniyle nükleer serpinti ve radyasyon olduğu iddia ediliyor.

ABD, güvenli ve güvenilir nükleer silahların nasıl üreteceği ve bunların insan yaşamı ile çevre üzerindeki etkileri hakkında gerçekten çok şey öğrendi. Ancak bunu yaparken korkunç ve trajik bir bedel ödedi.

Kaynak: Star

Yorum yapın